Malumunuz, 2021’de Superbike Dünya Şampiyonu olan milli motosikletçimiz Toprak Razgatlıoğlu, Yamaha takımıyla 4 yıllık başarılı birlikteliğini noktalayarak BMW’ye geçti. Bu parıltılı transferin lansmanı geçtiğimiz hafta Berlin’de yapıldı. 10 yıldır Toprak’ın sponsorluğunu üstlenen Red Bull Türkiye’nin davetlisi olarak Almanya’ya gittim. Lansman öncesinde BMW’nin şampiyonluk umudu Toprak’la keyifli bir röportaj gerçekleştirme fırsatı da buldum…
Toprak Razgatlıoğlu son derece mütevazı bir kişiliğe sahip. Sorularımızı tüm samimiyetiyle cevaplarken zaman zaman oldukça iddialı ifadeler de kullandı. Cesur bir sürüş stili olan, yarışların kaderini belirleyen virajlarda riske girmekten asla korkmayan başarılı sporcuya tarzından memnun olup olmadığını sordum ve şu cevabı aldım:
“Hız ve risk bu sporun en önemli parçaları. Ben son turda veya son virajda rakibime atak yapmazsam o gece uyuyamam. Kazanmak için riske girmekten, atak yapmaktan çekinmem. Kazanamasam bile riske girdim, elimden geleni yaptım ama olmadı derim. Risk almadan kaybetmek benim yarış felsefemde yok…”
Toprak Razgatlıoğlu kesinlikle şampiyon bir sporcunun bakış açısına sahip. 2021’deki Dünya Şampiyonluğu ve kazandığı onlarca yarış bunun en büyük ispatı zaten…
Fenerbahçe’nin Samsunspor’la berabere kaldığı maçtan sonra Toprak’ın risk almakla ilgili sözleri geldi aklıma. İsmail Kartal’ın risk algısıyla, Toprak’ın motosiklet sporuna bakışını teraziye koyduğumda arada ciddi bir anlayış farkı olduğunu gördüm.
İsmail hoca bir kez daha risk almaktan çekindi, bir kez daha işini şansa bıraktı ve sonucu ağır oldu. Oysa daha bir hafta önce Gaziantep deplasmanında 64. dakikada çift forvete dönmüş ve galibiyetin kapısını açmıştı.
İsmail Kartal, Samsunspor maçında son 20 dakikaya girilirken öndeki üçlüyü komple değiştirdi. Tadic, Dzeko ve İrfan Can’ı kenara çekerek King, Batshuayi ve Cengiz’i sahaya sürdü. Halbuki tıpkı Gaziantep’teki gibi Dzeko’yu sahada tutup İsmail Yüksek’i oyundan alarak 4-4-2’ye dönebilirdi. Hatta Dzeko yerine Mert Müldür’ü oyundan alıp 3-5-2’ye geçiş yapmayı da düşünebilirdi.
Bu hamleler mutlaka aklından geçmiştir İsmail hocanın. Ancak mesele risk alma anlayışıyla ilgili ve İsmail Kartal risk almayı maalesef hiç sevmiyor. Israrla sahadaki düzeni değiştirmeyen hamleler yapıyor. Rakibi şaşırtacak, zorlayacak bir fikir üretmiyor.
Fenerbahçe’nin Kadıköy’de Trabzonspor’a 3-2 mağlup olduğu maçı hatırlayın… Devreyi 1-0 geride kapattı Fenerbahçe ve İsmail Kartal ilk değişikliği 74. dakikada yaptı. O sırada skor 1-3 Trabzonspor lehineydi. İsmail Kartal 79’da ise Dzeko’yu kenara alarak, Mert Müldür’ü oyuna dahil etmişti!
Evet takım çok eksikti ama Adana Demirspor deplasmanında bir puana adeta razı oldu, gerekli hamleleri kesinlikle yapmadı. Kadıköy’deki Galatasaray derbisinde de hiç riske girmedi ve tamamen kaybetmeme oyunu oynattı, hedefine de ulaştı!
Samsunspor maçında yine risk almaktan çekinen, kaybetme korkusuyla hareket eden bir İsmail Kartal yönetimi izledik. Fenerbahçe pazar gününü puan farkını 4’e belki de 5’e çıkararak kapatmayı hayal ederken, Galatasaray’ın Trabzon’da farklı kazanmasıyla zirvede puanlar eşitlendi.
İsmail Kartal’ın elinde çok geniş ve kaliteli bir kadro var. Bonucci ve Krunic transferleri de tam zamanında yapıldı ve bence çok önemli hamleler oldu. Ligde tam 10 yıldır şampiyon olamayan Fenerbahçe’nin yeni bir ikinciliğe asla tahammülü yok. İsmail Kartal kalan maçlarda bu gerçeğe uygun biçimde hareket etmeli.
Çift forvetse çift forvet, üçlü savunmaysa üçlü savunma, üç forvetse üç forvet… Kazanmak için gerektiğinde tüm riskleri almak zorunda olduğunu aklından çıkarmamalı, cesur olmalı. Risk almak çoğu zaman bir tercih değil, mecburiyettir aslında. Hedefiniz kazanmaksa işinizi şansa bırakmadan tüm riskleri almanız gerekir.
Bakın Pendikspor son maçta formda Beşiktaş karşısına 4-4-2 sistemiyle çıktı ve 4-0 kazandı. Umut Nayir, Thiam, Halil Akbunar ve Erencan Yardımcı ilk 11’de oyuna başladı. Thiam ve Halil’i kanatlara yerleştiren Ivo Vieira en uçta Umut ve Erencan’ı görevlendirdi. Bu görkemli galibiyet belki de Pendikspor’un ligde kalmasının işaret fişeği olacak, bilmiyoruz. Fakat Vieira denedi ve başardı, cesareti için tebrik ediyoruz…
İsmail Kartal’ın Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayı ne kadar çok istediğini herkes biliyor. İsmail hoca korku tünelinden çıkmayı başarırsa ligin en kritik sürecinde olası kayıpların önüne geçebilir. Aksi halde Jorge Jesus’lu sezonu tekrar izleyebiliriz…
Bir yanıt bırakın