Aslan öykülerinde hep ters köşe yapıyor. Her öykü tam ortada rotasından çıkıyor ve bambaşka bir sonla okuyucuyu şaşırtıyor. Yazar zor bir işi başararak öykü gibi kısa ve öz anlatımının gerekli olduğu bir türde hem yaralara parmak basıyor hem şaşırtıcı bir düğüm atıyor hem de sonunda topla kaleciyi ayrı yöne yolluyor.
“Balkon” adlı öykü zihin arkasına atılan kötü anıların hayatları nasıl farklı yönlere götürdüğünü anlatırken “Odadaki Fil” aslında insanların içgüdülerinin önünde sonunda haklı çıktığını gösterip ‘kendinize güvenin’ mesajı veriyor. Her okur öykülerden birini seçer kendine okuduğu kitaplarda, ben bu kez “Oyuna Davet”i seçtim. Belki karanlık öykülerin arasında en aydınlığı olduğu, belki de iyiler için umudun hâlâ var olduğunu gösterdiği için… “Mükemmel” ise en sarsıcı, en korkutucu olanı. Aslan’ın duru bir dil ve sürükleyici bir anlatımla heyecanı hep zirvede tuttuğu öyküleri suçlu dünyaların ‘öteki’ insanlarını tanımak için bir fırsat. ● EFNAN ATMACA
Bir yanıt bırakın