Güler, AA muhabirine, bitkisel üretimde 2025-2027 yıllarını kapsayan yeni destekleme modelini ve sertifikalı tohum kullanımındaki artış oranlarını değerlendirdi.
Yeni destekleme sisteminin 40 yıldan beri tarım sektörünün beklentisi olan ve sürekli gündeme getirilen üretim planlamasını sağlayacak en önemli unsur olduğunu dile getiren Güler, şu ifadeleri kullandı:
“Son 50 yılda dünya nüfusu 2 katına çıktı. Nüfus projeksiyonlarına göre 2050’de dünya 10 milyar, ülkemiz 105 milyona ulaşacak. Kentleşme hızı da son 50 yılda yüzde 20 artarak yüzde 57’ye yükseldi. Bu kısa süre zarfında gıda üretimini yüzde 70 artırmak zorundayız. Bu nedenle üretimin planlanması, üreticiye daha çok destek verilmesi ve tarımın en stratejik unsuru olan tohumun ve tohumculuk sektörünün daha çok önemsenmesi gerekiyordu. Yeni model ve destekleme miktarları bu gerekliliği sağlayacak şekilde revize edildi.”
Güler, yeni destekleme modelindeki temel desteklerin üreticinin ana girdi kalemleri olan mazot ve gübre masraflarının büyük bölümünü karşıladığını, üretim yapılan tarım havzalarına göre düzenlenen ve temel desteklere ek olarak verilecek planlı üretim desteklerinin ise uzun yıllardır dile getirdikleri üretim planlamasını sağlayacağını vurguladı.
“Sertifikalı tohum kullanımı destekleme miktarını yükseltecek”
Yeni modelde uygulanacak 244 liralık birim değerin ve katsayıların daha şimdiden bitkisel üretim desteklerini çok üst noktalara taşıdığını anlatan Güler, şunları kaydetti:
“Çiftçilerimiz gelecek yıl Tarım ve Orman Bakanlığının planlama kapsamına aldığı ürünleri belirlenen havzalarda üretirse ciddi miktarda destek artışı elde edecekler. Bu üretimi sertifikalı tohum kullanarak yaptıkları takdirde destekleme miktarları daha da yükselecek. Tüm bu gelişmeler tarım sektörümüzü bir üst lige çıkaracaktır.”
Üreticinin gelecek 3 yıl boyunca yeni modele göre planlama yapabileceğini dile getiren Güler, hangi ürüne nerede, ne kadar destek alınacağının önceden bilinmesinin tohumculuk sektörü için çok önemli olduğunu söyledi.
Güler, “Üretim planlaması, tohumculuk sektörümüzün de daha gerçekçi bir yol haritası çizmesini sağlayacak. Tohum yetiştiricisi çiftçilerimiz, sanayicilerimiz ve tohum dağıtıcılarımız planlı ürün desenine göre strateji geliştirebilecekler. Arz-talep dengesi, stok yönetimi ve fiyatlama politikaları şimdikinden çok daha öngörülebilir olacak.” değerlendirmesini yaptı.
Yeni modeldeki sertifikalı tohum kullanım destekleri artışına da değinen Güler, şu ifadeleri kullandı: “Buğday, arpa, çavdar, çeltik, tritikale ve yulaf üreticilerimiz sertifikalı tohum kullanırlarsa tüm bu desteklere ek olarak dekar başına 122 lira daha alacaklar. Bu rakam buğday, arpa, çavdar ve tritikale ürünleri için 1 kilogram sertifikalı tohum kullanımına 5,3 lira, çeltik ve yulaf için ise 5,55 lira destek anlamına geliyor. Bir önceki yıla göre yüzde 87 artış sağlandı. Diğer ürünlerde de sertifikalı tohum kullanım desteklerinin artış oranı yüzde 25’ten, yüzde 488’e kadar değişen olanlarda arttı. Yeni destekleme modeli ve sertifikalı tohum kullanım desteklerindeki artış tarıma verilen önemin göstergesidir.”
Güler, sertifikalı tohum kullanımın ürünün verimini, kalitesini ve dolayısıyla satış fiyatlarını da artıracağını vurgulayarak, Bakanlığın üretim hedeflerine ulaşması için en önemli unsurlardan birisinin de sertifikalı tohum kullanımı olduğunu sözlerine ekledi.
Bir yanıt bırakın