NAMIK DURUKAN- Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık iki büyük depremden bu yana 18 gün geçti. Bazıları kenti terk etti bazıları da Kahramanmaraş’ın farklı noktalarında oluşturulan çadır kentlerde kalmaya başladı. Devlet kurumları, sivil toplum örgütleri ve gönüllülerden oluşan dev bir kadro canla başla depremzedelerin zorlu yaşam koşullarını bir nebze de olsa hafifletmek için çalışsa da felaketten etkilenen nüfusun ilk günden bu yana bazı sorunları bir türlü çözülemiyor. Tuvalet, banyo, kişisel hijyen ve bakım malzemesi ihtiyacı, genel temizlik ve buna bağlı gelişen bazı sağlık sorunları ise çadır kentlerdeki depremzedelerin yaşam şartlarını zorluyor.
‘Tuvaletler çok pis’
Depremzedelerin kaldığı noktalardan biri olan Sütçü İmam Üniversitesi Avşar Kampüsü’ndeki çadır kentin bir tarafında Türk diğer tarafında ise Suriyeli aileler kalıyor. Belli başlı sıkıntılarla mücadele ettiklerini anlatan çadır kent sakinleri daha fazla hijyen ihtiyaçlarının karşılanmasını talep ediyor. Çadırda 2 çocuğu ve eşiyle kalan Sibel Bolat, tek sorunlarının eksik olan seyyar tuvaletler olduğunu belirtti.
Suriyelilerin ihtiyaç malzemelerini çok fazla aldığını iddia eden Bolat, “Lavabolar ve tuvaletler çok pis. Sabun bile yok” dedi.
‘Menü çeşitlendirilmeli’
Bolat’ın eşi Muzaffer Bolat ise çadır kente getirilen tuvaletleri halen su ve gider bağlantıları yapılmadığı için kullanamadıklarını belirtirken “Tuvalet var su yok, kapalı spor salonunda kuyruğa girilerek banyo yapılabiliyor” diye konuştu. Bolat ayrıca her gün aynı yemeklerin çıkarıldığını menüde değişik yemekler olması gerektiğini söyledi. Bir diğer depremzede Yakup Kılçık da tuvalet sıkıntısına dikkat çekerken “Yardım kuruluşları seyyar tuvaletler gönderdi ancak bir haftadır kurulumu olmadı. Temizlik maddelerine ihtiyaç var” dedi. Deprem anında küçük yeğeni ve papağanı Paşa’yı alıp dışarı kaçarak hayatta kalan Necla Fedakar, hijyen setine ihtiyaçları olduğunu söylüyor.
İkinci depremde enkaz altında olan ve kurtuluşunun mucize olduğunu söyleyen 24 yaşındaki Sinem Bolat (sol başta) çadırlarının önünde köpekleri Jackie, annesi Sibel ve kız kardeşi Mislina ile.
Çadırı olmayan çok kişi var
Yüzlerce insana mezar olan Ebrar Sitesi’nde oturmalarına karşın o gece ailesiyle başka bir yerde konakladıkları için hayatta kaldığını söyleyen emekli memur İsmet Arslan 10 gün açıkta kaldıklarını ve yeni çadır bulabildiklerini söyledi ve ekledi: “Halen çadıra yerleşemeyen çok insan var, barınma ihtiyacı karşılanmalı.”
Bir yanıt bırakın